ÜLKÜCÜLERE ASKERLİK YAPTIRMAK
Ülke tehlikeye düştüğünde herkese görev düşer.Vatan herkesin
savunmakla mükellef olduğu bir değerdir.
Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ve hepimizin yaşadığımız topluma
karşı sorumluluklarımız var.
Nedense bu çıplak gerçeğe rağmen bazı çevreler –vatan
müdafaasını- sadece ülkücülere, milliyetçilere ait bir görev
gibi görüyor.
VATAN HEPIMIZIN AMA ONA SIPER SADECE OLMAK ÜLKÜCÜLERIN GÖREVI.
Bu çarpıklık en çok milliyetçi siyasetçiler tarafından
besleniyor. Ülkücü dediniz mi devletin jandarması olacak.Gönüllü
polislik yapacak, dövüşecek, vuruşacak hayatını gönüllü
askerlikle geçirecek.
Hayatın bir döneminde asker olmanın vatan hizmetine gitmenin hiçbir
sakıncası yok. Hatta bu bir iman borcu. Ama askerliği gayeleştiren,
Ülkücülüğü/milliyetçiliği sistem muhafızlığına indirgeyen
bir siyaset anlayışını onaylamak mümkün değil.
Her mesleğin bir psikolojisi var. Askerlik düşmana karşı organize
edilen bir güç.Her asker silahını, mühimmatını savaşacağı
düşman için hazırlar.Yani ASKERIN MOTIVASYONU ANCAK BIR DÜŞMANLA
MÜMKÜN.
Ülkücüyü asker psikolojisine sokmak, vatan müdafaacısı olarak
hazırlamak onu –DÜŞMAN VEYA DÜŞMANLARA- göre hazırlamaktır.
Vatan kurtarıcılığının böyle insanı birilerinin hasmı haline
getiren tarafı var. Kavga da böyle başlar.Vatanın tehlikede
olduğuna, düşmanların ülkeye kast ettiğine inanan bir insan
görevini yerine getirmeye, düşmanı yok etmeye çalışır.Terör,
kavga, anarşi işte böyle bir ruh halinin çocuğudur.
12 Eylül’den önce düşman Komuınizm’di.Binlerce genç komunizm
tehlikesine karşı motive edildi.Marksistler için düşman
ülkücüler’di.Hasım haline getirilen gençlik kaçınılmaz olarak
çatışacaktı. Çatıştı da, bilanço 5000 gencin ölümü,
binlercesinin yaralanması, on binlercesinin mahpuslarda
soldurulmasıydı.
GÖNÜL ISTERDI KI 12 EYLÜL’DEN DERS ALINSIN.
Gençlerimizi sabıkalı hale getiren, önemli görevlere gelmelerine
mani olan, ömür boyu zihin kurgularının bir düşmana göre
çalışmasına vesile olan bu DÜŞMAN ALGISI değişsin. ÜLKÜCÜLERI
ÜLKENIN JANDARMASI OLARAK HAZIRLAMAK YERINE, ÜLKENIN YÖNETICILERI,IŞ
ADAMLARI,BÜROKRATLARI, SIYASETÇILERI OLARAK HAZIRLAYALIM.Askerlikten
terhis edip,sivil hayatın parçası haline getirelim.Ama olmadı,bu
gücü bir kaos ve istikrarsızlaştırma aracı olarak ellerinde tutmak
isteyenler, buna müsaade etmediler. Farklı düşünen unsurları
tasfiye ettiler. ÜLKÜCÜLERI KÖLELEŞTIREN Emir komuta zincirini
iyice sağlamlaştırdılar.Aykırı sesleri bastırdıktan sonra yeni
düşmanlar ihdas ederek ülkücüleri yeni bir savaşın tarafı haline
getirdiler.
DÜN KOMUNIZM TEHLIKESI ILE GENÇLIĞI CANAVARIN AĞZINA ATANLAR ŞIMDI
BÖLÜNME TEHLIKESI VAR DIYEREK AYNI IŞI YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR.
Bir tehlike varsa bunu bertaraf edecek güç devletin güvenlik
güçleridir.Asker, polis ve yargı bunun için vardır.ÜLKÜCÜLER BU
ÜLKEYE KIRK YIL ASKERLIK YAPTILAR AMA YINE DE KIMSEYE YARANAMADILAR.
Bölücülükle mücadele hep asker kalınarak yapılmaz.Tehlikeyi
ortadan kaldırmanın yolu ülkücüleri çatışma alanlarına sürmek
değil, onları ülkenin yöneticisi yapmaktır..Bazı çapsız
siyasetçilerin manipülasyonlarına rağmen artık askerlikten terhis
zamanının çoktan gelip geçtiğini düşünüyorum.Bırakalım
kışkırtıcılar biraz da kendi çocuklarına askerlik
yaptırsınlar.Bakalım o zaman da vatan tehlikede diyebilecekler mi?
Av. İrfan Sönmez
E-Posta:
iletisimhaberhilal@gmail.com